Saturday, November 29, 2008
bana bu da gecer de - 2: Canadian edition
Friday, November 28, 2008
Friday, November 21, 2008
So you think you can dance?
Cable TVmi iptal ettireli aylar oldu. Basic Cable almistim Canada'ya geldigimde. Hepi topu 30 kanal var, bunlarin yarisi shop TV, gereksiz reklam, bi kismi Gospel Channel, hababam Sister Act seklinde kilise muzigi, bir kismi gunde on saat cince, bes saat italyanca, kalaninda da portekizce, moldovaca falan yayin yapar. Geriye kalir uc bes kanal, onun icin de her ay $30 bayilamayacam, zaten televizyon izleyen kim!
Neyse iste, iptal ettikten sonra kablolu yayini zimbirti bir anten alip televizyonun ustune kondurdum. Baktim ki hala 8-9 kanal soyle boyle cekmekte. Fransizca istersem Radio Canada calismakta cam gibi, CTV ve City TV (bkz Show TV, ATV, Kanal D) de izlenilir seviyede. Yirmiucuncu katta oturmanin faydalari da olabilir tabii bunlar.
Neyse efendim, uzun lafin kisasi, guzide CTV kanalimizda her carsamba aksami yayinlanan, persembe geceleri de elemeleri yapilan "So you think you can dance - Canada" hastasi olmusum farkina varmadan. Israrla her Carsamba Fransizca dersi sonrasi (7:20de biter) kendimi soluk soluga eve atiyorum saat 8deki showu yakalamak icin. -15C soguktan beyin tellerim uyustugu icin ekteki goruntuler isitiyor biraz! Amerika'dan ulkemizi ziyarete gelen juri uyesinin gorusu: Apparently, you guys don't have to censor at all here in Canada! There's now way that this funk jazz performance could be broadcasted in the States.
Conservatif partimiz henuz ikinci kez kazanmis olsa da cok liberal ulkeyizdir. Takmayiz boyle seyleri kafaya.
Across The Universe
Muhtesem diyemiyorum, ama kotu de diyemiyorum. Gorsel olarak shock olmadim ama bazi bolumler gorsel olarak cok hosuma gitti. Cast genc yeteneklerden, gelecek vaadedenlerden secilmis. 60larin unutulmaz sarkilarinin yeni versiyonlari hala kulagimda cinlamakta. Alayli Broadway muzikali deseniz olmaz, 60larin documentary'si sensakrak anlatilmis deseniz yine uymaz, Grease farkli bir zamanin Amerikasi'nda cevrilmis desek cok kopyaci ve basit kalir bu filmi anlatmaya. Ama belki de filmin muzikal karakterini dusunup soyle diyebiliriz: Moulin Rouge ve Hair sonunda Chicago'ya bir kardes verdiler!
Modern zaman muzikalleri artik 2-3 senede bir dev ekrana yansiyor. Aslinda ne kadar muzikal bilgin var ki deseniz oturup kalirim. Hepi topu bildiklerimi zaten yazmisim yukarida. Bir de canli izlediklerim vardir belki. Ama en azindan gurultu koparanlar sayili, burasi kesin. 2007 Canada yapimi bu film ne kadar gurultu kopardi bilmiyorum, ama cok kotu ratingler almamis anladigim kadariyla.
Filmin slogani Beattles'in unutulmaz sarkilarindan "all you need is love". IMDB ise filmi soyle ozetlemis: The music of the Beatles and the Vietnam War form the backdrop for the romance between an upper-class American girl and a poor Liverpudlian artist. Ama sakin bu aciklamadan yesilcam klasigi "fakir cocuk, zengin kiz" anlasilmasin, ya da Titanic falan. Bu film tamamen farkli, ve izlenmesi de tarafimdan onerilir. Kisaca, biraz romantizmden hoslaniyorsaniz, biraz 60larin amerikasinda Vietnam ve hippilerin nasil barindigini ilginc gorsel efektler ve donemin sarkilari ile izlemek istiyorsaniz, biraz da Beattles severi iseniz kacmaz bir film.
Saturday, November 8, 2008
Welcome to Fabulous Las Vegas, Nevada
Haziran'da yazmisim en son, cok uzun zaman olmus, parmaklarim nasir tutmus. Bu blog biraz traveller's diary gibi olacak ama Las Vegas'i yazmadan da edemeyecegim. Bizim sirketin bir fuari vardi Las Vegas'ta ekim sonunda. Baktim Rifat da alamanya'dan US'i ziyarete gelmekte, hemen actim telefonu Washington DC muhabirimiz Amanda'ya: geliyosunuz! Otel parasi odemek yok, Treasure Island (=TI)'da kalacaz!